Adana Emek ve Demokrasi Güçleri mensubu parti ve sendika üyeleri İnönü Parkı’nda basın açıklaması yaparak artan hayat pahalılığı ve memur ve emekliye yapılan maaş zamlarına ironik bir dille tepki gösterdiler.
Basın açıklamasına, CHP eski milletvekillerinden İbrahim Özdiş, CHP Adana İl Başkanı Mehmet Çelebi, KESK, Eğitim-Bir-Sen, BES, Sol Parti, Türkiye İşçi Partisi ve Emek Partisi üyeleri de katılarak destek verdi.
Adana Emek ve Demokrasi Güçleri adına basın açıklamasını KESK Adana Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Ahmet Aydoğan yaptı.
Alışılmışın dışında bir dille hükümete tepki gösteren Ahmet Aydoğan, “Kimse yoksulluk sınırının altında maaş almıyor!” şeklinde konuşarak ironi yaptı.
Kamu emeklileri ve işçi emeklilerinin fevkalade geçindiğini iddia eden Aydoğan, “Maaş artışları sonrasında, tüm emekli ve çalışanlar 1 hafta yurtdışı tatili yapabilecek! Mülakat kalktı, liyakat var! Her iş yerinde kreşler var! Akaryakıta son bir senede zam gelmedi, geçen sene de 28 TL’ydi, şimdi de öyle! Ekmek 10 lira olacak imiş; halbuki 38 cent geçen sene de bu zamanlarda da 38 centti! Seyyanen zam, emekli maaşlarına yansıyacak! TÜİK’in söylediği her bir şey mutlak surette doğrudur! Üniversite mezunları işsiz değiller! Ataması yapılmayan öğretmenler yoktur! Maaşlar hesaplanırken “vergi dilimi” diye bir şey söz konusu değildir! Çocuklar gayet sağlıklı besleniyor! Kıymanın kilosu 100 TL’dir! Şehir içi ulaşım 5 TL’dir! Kira yardımı ve giyim yardımı her kamu çalışanına verilmektedir! Yoksullaşan zenginler, zenginleşen milyonlarca emekçi! Tüm memurlara ücretsiz yemek ve servis hakkı verildi! Kamu kurumlarında, adalet ve şeffaflık var! Yolsuzluk yoktur! Ürettiğimiz mal ve hizmetlere ulaşamadığımız sisteme ‘sosyalizm’ denir! Zamlar geri çekilmesin, ücretlerimiz artırılmasın!” şeklinde ironik bir üslupla açıklama yaparak, “Böyle yaşamak ne ala!” diye konuştu.
“YOKSULLUK SINIRININ ÜSTÜNDE BİR ÜCRET İSTİYORUZ”
Daha sonra isteklerini sıralayan Aydoğan, “En düşük kamu emekçisi maaşının 22 bin lira değil, 40 bin lira olmasını, yoksulluk sınırının üzerinde bir ücret olması talebimizi yineliyoruz. Adana Emek ve Demokrasi Güçleri olarak, tüm kamu emekçilerini ve emeklilerini yıllardır hepimize kaybettiren bu yoksulluk ve sefalet düzenine karşı insanca yaşayacak ücret, güvenceli iş, güvenli gelecek mücadelesinde omuz omuza vermeye çağırıyoruz” dedi.
“HAK KAYIPLARI İÇİN UYARIYORUZ”
Yapılan araştırmalara göre; bir kişinin günlük sağlıklı beslenme maliyetinin 424 lira, yaşam maliyetinin ise 17 bin 188 lira olduğunu iddia eden KESK Adana Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Ahmet Aydoğan, “Dolayısıyla 4 kişilik bir ailenin açlık sınırının 12 bin 500 lira, yoksulluk sınırının 40 bin lira olduğu bir ülkede kamu emekçisi, emekliler ve işçiler sefalet koşullarında yaşıyor demektir. Buradan bir kez daha doğacak hak kayıpları için uyarıyoruz! Kamudan emekli olanların açlığa mahkum edilmesi affedilecek ya da “iyileştirmeye çalışacağız” denilerek geçiştirilecek bir durum değildir” şeklinde uyarılarda bulundu.
“KÖTÜ DAVRANIŞLARI HAK ETMİYORUZ”
Öte yandan, Adana Kent Konseyi İleri Yaş ve Emekliler Meclisi Başkanı Ömer Uz da söz alarak, emeklilerin dolmuşlarda aşağılandığına dikkat çekti. 65 yaş üzeri emeklilerin kötü muameleye maruz kaldığını iddia eden Öz, “Biz bu kötü davranışları hak etmiyoruz. Bu kentin inşaasında, kamu binalarının inşaasında, yolların, köprülerin inşaatının tamamında emekçilerin katkısı var. Dolayısıyla bizi kimse dışlayamamalı. Yüzde 25 gibi ucube bir rakamı, bizlere kimse hak olarak görmemeli. Biz emekliler, emekçiler olarak örgütlenip, güçlenip bu yapıların, bu iktidarların karşısında toplumsal muhalefeti, toplumsal direnci örgütleyebilmeliyiz. Bunun için çaba sarf edip, emek vermeliyiz” şeklinde konuştu.
“NASIL GELECEĞİZ?”
Emek Partisi Genel Yürütme Kurulu Üyesi Halil İmrek ise, 2-3 gündür mahallelerde bildiri dağıtarak, halkı eyleme çağırdıklarını ifade ederek, “Bir emekçi arkadaşımızın söylediği bir çarpıcı söz vardı. Biz 4 kişilik bir aileyiz. Bu basın açıklamasına gidip-gelsek 112 lira yapar. Nasıl geleceğiz? Bu aslında işin özeti. Şimdi seçimde bir sürü vaatte bulunan hükümet seçimden sonra iğneden ipliğe her şeye zam yaptı. Hükümetin emekçilere verdiği zam, zulüm ve baskıdan başka bir şey değil” şeklinde konuşarak, ansızın bir gecede vergilerin artırıldığına dikkat çekti. Ücret alırken vergi ödediklerini hatırlatan İmrek, tüketirken de verdi verdiklerini söyledi.
Basın açıklamasına destek için gelen Ayten Aşkın isimli bir vatandaş ise geçinemediğini iddia ederek, “Evimde domates, biber salçası yaparak satıyorum. 65 yaşındayım. Artık rahat etmek istiyorum” diyerek tepkisini dile getirdi.
Daha sonra, ellerinde “Zamlar geri çekilsin!”, “Yoksulluk kararnamesini kabul etmiyoruz!”, “Ekmek küçülüyor, şiddet büyüyor!”, “En düşük emekli maaşı, asgari ücret seviyesine çıkarılsın!”, “Her yer kriz, her yer yoksulluk” yazılı dövizler taşıyan topluluk bir süre slogan attıktan sonra dağıldı.