Dünya Sulak Alanlar Günü’nde uyarı: Sulak alanlar kayboluyor…

Sulak alanların önemini ve korunması ihtiyacını hatırlatmak için her yıl 2 Şubat’ta kutlanan Dünya Sulak Alanlar Günü‘nde, sulak alanların kaybolduğu uyarısında bulunuldu.

Her yıl sulak alanların bir işlevinin tema olarak kullanıldığı etkinlikler kapsamında 2024 yılının Dünya Sulak Alanlar Günü teması ‘Sulak Alanlar ve İnsan Refahı‘ oldu. Dünya Sulak Alanlar Günü’nün bu yılki sloganı ise ‘Hayat, Sulak Alanlar ve İnsanlar ile İç İçe‘ olarak belirlendi.

Dünya üzerindeki en biyoçeşitliliği barındıran ekosistemlerden biri olan sulak alanlar, kuşlar, balıklar, memeliler ve bitkiler dahil olmak üzere birçok canlı türü için habitat sağlıyor. Su kaynaklarını filtreleyerek ve temizleyerek su kalitesini korumaya yardımcı olan, aynı zamanda sel ve kuraklık gibi doğal afetlerin etkilerini de azaltan sulak alanlar, balıkçılık, tarım ve turizm gibi birçok ekonomik faaliyet için önemli bir kaynak oluşturuyor.

Atmosferdeki karbondioksiti emerek ve depolayarak iklim değişikliğinin etkilerini hafifletmeye yardımcı olan dünya genelindeki sulak alanlar, insan faaliyetleri nedeniyle hızla kayboluyor. Kirlilik, habitat tahribatı ve aşırı su kullanımı, sulak alanları tehdit eden başlıca faktörler arasında yer alıyor.

Uzmanlar uyarıyor

Uzmanlar, sulak alanların korunması ve geri kazanılması için acil adımlar atılması gerektiği konusunda uyarıyor. Sulak alanların yok olmasının, biyolojik çeşitlilik kaybına, su kıtlığına ve iklim değişikliğinin daha da kötüleşmesine yol açabileceğine dikkati çeken uzmanlar, gelecek nesiller için sulak alanları koruması için herkese sorumluluk düştüğünü ifade etti.

Doğa Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Dicle Tuba Kılıç da 2 Şubat Dünya Sulak Alanlar Günü’nde nedeniyle açıklama yaptı.

Kılıç, açıklamasında şunları kaydetti:

“Dünya Su Stresi Haritasına (WRI) göre, 2040 yılına gelindiğinde Türkiye su kıtlığı çekecek ve iklim krizinden en fazla etkilenecek ülkeler arasında 27. sırada. İklim değişikliğinin etkilerine uyum sağlamak, biyolojik çeşitlilik kaybını durdurmak sulak alan kaybını sona erdirmeden, yok olmuş sulak alanları restore etmeden ve kalanlar üzerinde hızla artan stresi durdurmadan gerçekleştirilemez.

Bir yandan 1997 yılından beri her yıl Dünya Sulak Alanlar Günü’nü kutluyoruz, sulak alanların önemini, biyoçeşitliliğe, insan üretimlerine ve iklim değişikliğine uyum sağlamaya olan katkısını konuşuyoruz. Diğer yandan yanlış uygulamalar neticesinde son yüzyılda Türkiye’de sulak alanların büyük çoğunluğunda geriye dönüşü olmayan kayıplarla mücadele ediyoruz. Artık Türkiye’nin tarım ve su politikalarını güncellemesi ve iklim değişikliğini de göz önünde tutarak sulak alanlarını koruması ve restore etmesi gerekiyor.”